GALATASARAY’IN ŞANSLI GECESİ VE KOCAMAN SORULAR

Galatasaray, Alanyaspor deplasmanında sahadan 1-0 galip ayrıldı. Ancak bu skor, oynanan oyunun üzerini örtecek bir perde olmamalı. Direkten dönen toplar, kale ağzında kaçan fırsatlar ve Uğurcan’ın kritik kurtarışları olmasa bugün çok farklı bir manzara konuşuyor olacaktık. Sarı-kırmızılılar, uzun süredir alıştığımız baskılı oyunundan eser göstermedi.

SİNGO’NUN AN BE AN PARLAYAN IŞIĞI

Mücadelenin tek gerçek parıltısı Wilfried Singo oldu. Fizik gücünü tekniğiyle birleştirerek yaptığı asist, Galatasaray’a üç puanı getirdi. O pozisyonda rakibini hem hızla geçti hem de bitirici pası verdi. Bu aksiyon, Singo’nun sadece bir savunmacı değil, aynı zamanda oyunun kaderini değiştirebilecek bir oyuncu olduğunu kanıtladı.

TAKTİKSEL DAĞINIKLIK

Okan Buruk’un tercihleriyse maç boyunca tartışmaya açık kaldı. Çift santrforla oyunu bitirmek, orta sahadaki kontrolü tamamen rakibe teslim etmek anlamına geldi. Ceza sahasında kalabalık gözükse de bu kalabalık boştu; Alanyaspor’un her ortasında tehlike yaşandı. Galatasaray, derinde savunma yapmayı öğrenemediğini bir kez daha gösterdi.

BİREYSEL DÜŞÜŞLER

Sane’nin topla dikine gidememesi, Barış Alper’in yanlış kararları, Sara’nın temposuzluğu takımın hücumunu iyice kilitledi. Galatasaray’ın üretkenliği bireysel becerilere kaldı. Singo’nun asisti ve Uğurcan’ın kurtarışları olmasa sarı-kırmızılıların bu deplasmandan puansız dönmesi işten bile değildi.

LİVERPOOL ÖNCESİ CİDDİ UYARI

Bu tabloyla Liverpool karşısına çıkmak büyük risk. Galatasaray’ın oyunu sıkılaştırması, ceza sahasında alan paylaşımını öğrenmesi ve geçişlerde hızlanması şart. Aksi halde Avrupa sahnesinde şans faktörü tek başına yetmez.

SON SÖZ

Galatasaray üç puanı hanesine yazdı ama geriye kalan büyük bir soru işareti oldu: Bu oyunla nereye kadar? Şampiyonlar Ligi’nde şansın yardım etmesi zor; artık gerçek oyun kimliğini sahaya koyma zamanı geldi.

Saygı ve sevgilerimle
Erdal Bozkurt