Kupaya Hoş Geldin Fenerbahçe

Bu sezonun en çok merak edilen konularından birisiydi Fenerbahçe'nin Türkiye Kupası'na katılıp katılmayacağı. Fenerbahçe camiası yaşanan her olayda olduğu gibi bu meselede de ikiye bölünmüştü. TFF Başkanı'nın değişmesi ve yeni yönetimin VAR uygulamasındaki yabancı hakem kararı sonrası Fenerbahçe yönetimi durumu tekrar gözden geçirdi ve Ziraat Türkiye Kupası'na katılacağını duyurdu. Deplasman sayılarının eşit olmadığı yeni formatı çok saçma bulsam da Fenerbahçe'nin yarış dışı kalmamasına sevindiğimi belirtmek isterim. Çünkü Fenerbahçe her kulvarda mücadele etmeli ve her kupaya talip olmalı.

Fenerbahçe'nin kupadaki ilk rakibi önce katılmama kararı alan daha sonra ise bu turnuvada U-19 takımıyla yer alacağını açıklayan Kasımpaşa'ydı. Sarı-Lacivertliler yedek ağırlıklı çıktığı karşılaşmayı 3-0 kazandı ve B grubuna galibiyetle başladı. Kasımpaşa’nın gençleriyle oynadıklarının farkında olan Fenerbahçeli futbolcular, vitesi artırmadan ve rakibin moralini bozmadan ilk yarıda attığı gollerle sonuca gitti. Abartılı sevinç gösterisinde bulunmayan ve maçı sulandırmayan Jose Mourinho'nun öğrencileri, herkese bir kez daha Fenerbahçe'nin büyüklüğünü göstermiş oldu.

Mourinho'nun maç sonunda "1-0 veya 2-0 kazanırsak kötü oynadığımız, 5-0 kazanırsak karşınızda genç oyuncular var denecekti. Yapacağımız şey maçı kazanmak ve genç oyunculara saygı duymaktı." şeklindeki ifadeleri birçok problemi çözdüğünü gösteriyor. Portekizli hoca tepkilerin, eleştirilerin, algıların, medyadaki tutumun farkında. Kimseyi kırmadan, kimseye malzeme vermeden dengeyi bulmak istemesi olayların başka tarafa saptırılmasını da engellemiş oldu. Hatay maçının ardından sert röportaj verdiği için muhabir Onur Çubukçu'dan da kameralar önünde özür dileyen Jose Mourinho, sanılanın aksine çok alçak gönüllü bir insan olduğunu bizlere gösterdi.   

Maça gelirsek sonuçtan ziyade az forma şansı bulan futbolcuların durumu merak ediliyordu. Müsabakayla ilgili Fenerbahçe adına olumlu ve olumsuz çıkarımlar yapmak mümkün. Bartuğ Elmaz ile Yusuf Akçiçek'in azmi ve Cengiz Ünder'in bitik hali başta olmak üzere tüm oyuncu performansları Fenerbahçe'nin sezonun ikinci yarısındaki kadro planlamasında etkili olacaktır. Fenerbahçe camiası artık Cengiz'den olmayacağını anlamıştır. Yüksek kontratı bulunan futbolcuların durumunun aynı zamanda kulüp içinde maaş dengesizliğine de yol açtığını unutmayalım. Fenerbahçe, zararın neresinden dönülse kârdır diyerek Cengiz'le yolları ayırmalı. Bunun dışında Cenk Tosun ve Bright Osayi-Samuel bekleneni veremedi. Sakatlanmadan önce Sebastian Szymanski'yi kesen Mert Hakan Yandaş'ın da maç eksikliği performansına yansıdı. 

Cenk Tosun'un, Kasımpaşa'nın gençlerine üstünlük sağlayamaması düşündürücü. Milli futbolcu asist yapmasına rağmen etkisiz oynadı. Özellikle son maçlarda çift forvete dönen Fenerbahçe, Cenk'ten yeterli katkıyı alamayacaksa devre arasında mutlaka yedek golcü takviyesi yapmalı. Mourinho dokunuşları hissedilen Yusuf Akçiçek'e de değinmeden olmaz. Fenerbahçe'nin devre arasında iki stoper transferi planı olmasaydı muhtemelen Yusuf Akçiçek savunmadaki rotasyonda daha fazla süre bulabilirdi. Yaşına rağmen sakinliği, topla oynama becerisi ve performansını golle taçlandırması herkesi mutlu etti. Çubuklu formayla ilk gol sevincini yaşayan Bağtuğ Elmaz gecenin bir başka yıldızıydı. İrfan Can Kahveci'nin de futbolunda iyileşme belirtileri var.

Herhangi bir sakatlık yaşanmaması sevindiriciydi. Fenerbahçe için iyi bir antrenman maçı oldu. Ziraat Türkiye Kupası'na hoş geldin Fenerbahçe.

Tüm okurlara teşekkürlerimi sunarım.

YUSUF SALİH